25 Mayıs 2010 Salı

En güzel sofra

Fatih'le mutfakta harıl harıl yemek hazırlarken, evdeki sessizlik dikkatimizi çekti, daha önceden tecrübeli olduğum için fırladık salona...bir de ne görelim!





Nehir bize sofra hazırlıyor:)) aman allahım evin içinde küçücük bir kız, elinde çorba kaseleri ve tatlı tabakları....allahım ne inanılmaz bir duygu... 


24 Mayıs 2010 Pazartesi

Uçmak için çook güzel bir gündü...

Dün cümbür cemaat Caddebostan sahilde Red Bull Flugtag yarışlarını seyrettik. Geçenlerde niye çalışanların da bahar şenlikleri olmuyor diye hayıflanırken dünkü organizasyon bahar şenliklerini aratmayacak kadar eğlenceliydi. Her takımın konseptine uygun gösterileri de birbirinden güzeldi...Tabii çoğunluk denizi boyladı:)) 
Ama beni asıl eğlendiren Carnaval Turco Percussion grubu oldu...bir fırsatını bulup seyredin derim...Nehir tam da onlar çalmaya başladıklarında uyudu:) ninni gibi geldi herhalde:) 











kısaca dün  güzel bir gündü...

18 Mayıs 2010 Salı

Masallarda anne olmak

Neden masallardaki anne figürü bu kadar silik, bu kadar kötü diye düşünmemiştim hiç...Nehir'e masal anlatmaya başladığımdan beri bir varmış bir yokmuştan sonra gelen....annesi ölmüş, kötü kalpli üvey anne vs...demek yerine ne diyeceğimi şaşırıp annesi uzağa gitmiş deyip çıkıyorum işin içinden, tamam hayatın gerçeği olabilir de, tüm masallarda da olmaz ki ama! Aklıma ilk gelen masal anneleri:
Pamuk prenses-Kötü kalpli üvey anne
Külkedisi-Kötü kalpli üvey anne
Rapunzel-Hırsız:) anne
Hansel ve Gretel-Kötü kalpli üvey anne
Güzel ve Çirkin-Bilinmiyor
Küçük Denizkızı-Bilinmiyor
aaa bir de Caillou' nun kendini bilmez annesi var, her ne kadar masal olmasa da küçücük çocuk çalışan çamaşır makinesinin üstüne de konulmaz ki canım...

ya sizce?

13 Mayıs 2010 Perşembe

Alışmak

Nehir,
Hala geceleri ağlaman devam ediyor...saat 23.00 olduğu zaman kurulmuş saat gibi başlıyorsun mızırdanmaya....ve mızırdanmalar sinsice yerini çığlık çığlığa ağlamaya bırakıyor!...geçeceğini umarak sabırla yatıştırmaya çalışıyoruz seni tatlım...
Bu aralar favori cümlelerin;
Çukutay isstiyomm,
İssteeeemiyomm,
Bıyak beniii, bıyak beniii...
Jıplat beniii....
gibi çok sevimli ve bir o kadar da olumlu cümleler!
dediğim gibi sabırla bekliyoruz ve herzamanki gibi acaba azı dişi mi, alerji mi, grip mi oluyor gibi sorularla bu gidişatına bir neden bulmaya çalışıyoruz....
İlk haftamız bitti, ben yeni işime, işyerime ve arkadaşlarıma alışmaya başladım, sen de iyisin 'maşallah' sabahları uyanık olduğunda sen yolcu ediyorsun beni...akıllı kızım benim...herşey çok güzel olacak tatlım...ah bir de şu ağlamalarım azalsa....



6 Mayıs 2010 Perşembe

başlık bulamadım...

Aslında dün tarihli olmalıydı bu yazı...10 dakikayla kaçırdım...  (Hayır 2 günle kaçırdım. Çünkü tam yazıya başlarken yine ağlayarak uyandın bebeğim...) Birkaç gecedir çok huzursuzsun Nehir, saat 23.00 itibariyle başlıyorsun çığlık çığlığa ağlamaya...ne yapacağımızı şaşırıyoruz...az önce yine bir kriz atlattık, dün gece o kadar çok ağladın ki babanın omuzlarında sızdın adeta...sebebini biliyorum aslında, hani aramızdaki bağ meselesi...sandığım kadar kolay olmadı bu bırakma süreci, şimdilerde çıkıyor acısı :( Umarım benim yeniden çalışan mertebesine geçişim bu süreci daha da zorlaştırmaz...
Canım kızım ben bile aklımda doğru yerlere oturtamıyorum bazı şeyleri, senin o güzel aklından neler geçiyor kimbilir? O kadar keyifli ve tadına doyamadığım bir 4 ay geçirdim ki seninle, benim için de alışmak zor olacak inan meleğim...
Sen de benim annemi anladığım gibi beni çooook sonra anlayacaksın, bunları konuşup güleceğiz birlikte , sen de benim geçtiğim yollardan hatta daha iyilerinden geçeceksin, buna tüm kalbimle inanıyorum.
İkimiz için de hayırlı olsun tatlı kızım...
Seni çook seviyorum....

LinkWithin

Related Posts with Thumbnails
Site Meter