24 Ekim 2010 Pazar

2.5 yaş kontrolü

Aklımızda onlarca soruyla gittik yine Fügen hocaya. Sen çok huysuzdun bebeğim, tüm muayene boyunca ağladın_ilk kez_, belki aşı olacağını tahmin ettin ya da ben söyledim hatırlamıyorum. Sana şu herşeyi anlatma huyuma sinir oluyorum zaten. Sanki herşeyi sana anlatmam gerekiyormuş gibi hissetmeme bir anlam veremiyorum. Sen sadece 2.5 yaşındasın!
İşin garibi sen de dinliyorsun beni bir güzel, arkadaşımla sohbet ediyormuşum gibi hissediyorum bazen kendimi, sonra da yeri geldiğinde gayet olgun cevaplar veriyorsun bana...
Ama hiç çocukmuşsun gibi değil, arkadaşım gibi...birşeyleri yanlış yaptığında çok sinirleniyorsun, sanki hiç hata yapmaman gerekiyormuş gibi, yaptığın kuleler yıkılıyor sinirleniyorsun, yemek yerken  dökülüyor sinirleniyorsun. Aksine o kadar rahat bıraktık ki şimdiye kadar seni, böyle olduğunu görünce çok üzülüyorum...Biz de artık bundan sonra seninle birlikte kulelerimizi yıkmaya, yemeklerimizi dökmeye, kıyafetlerimizi çıkaramamaya başlıyoruz.
Genel olarak boy ve ağırlıkta %50' lerdesin, vücudunda hafif kızarıklıklar var, dolayısıyla alerji ilacına yeniden başladık. Ve kabız olmanın sebebi de klozette otururken ayaklarını yere basamamanmış, bunu daha önce söylemişti Fügen hoca, uygulamayı unuttum ben. Artık ayaklarının altına bir destek koyup tekrar deneyeceğiz Bay Bay Bezim demeyi...
6 ay sonraki kontrolde buluşmak üzere ayrıldık, bakalım neler neler olacak o zaman kadar. Sen yeter ki seni sevenlerle birlikte iyi ol, mutlu ol başka hiçbirşey istemiyorum.
Ve bu günlerinin tadını çıkar...
Seni seviyorum

20 Ekim 2010 Çarşamba

Seçmeler II

Canım meleğim,
o kadar tatlısın ki hergün yiyorum seni:) kurduğun cümleler bizi hem şaşırtıyor hem de çok güldürüyor. Unutmadan yazayım istedim.


Beni kucaaama al,
Çukutaylı süt,
Hayın (hayır demeye çalışırken)
Baba klojeti kapsın (çişim geldi demek yerine_ki artık onu da söylemiyor)
Miştır şan, miştır goodın şan piiij şaaaş daaa baaaaa biiiii( mister sun mister golden sun please shine down on me:) bu aralar en sevdiğimiz şarkı dinlemek için tık:)
Jüyaaafaafa (zürafa demek isterken)


Seni çok seviyorum...
anne

18 Ekim 2010 Pazartesi

Hoşgeldin Bezim...

Nehir'in en sevdiği kitap olmuştu. Ne güzel biz de Bay Bay Bezim demiştik. Ta ki Nehir klozete kakasını yapmayı reddedip kabız olana kadar...Çişini yaparken sorun yok ama kakayı yapmıyor işte. Bu durumdan dolayı çok rahatsız ve huzursuz... Ve bu sürekli olmaya başlayınca ben de mecburen Hoşgeldin Bezim demek zorunda kaldım. Böyle bir durumda ısrarcı olmamak gerektiğini okumuştum...
Bakalım neler olacak!

Not 1: Bir insanın kaka yapmasının beni bu kadar mutlu edeceği 40 yıl düşünsem aklıma gelmezdi.
Not 2: Bir postta bu kadar 'kaka' yazıp hala sevimli bir post olması da bir o kadar şaşırtıcı:))

Sevgiler
Sinem

7 Ekim 2010 Perşembe

Faruk Yalçın Hayvanat Bahçesi

Yunus gösteri merkezleri ilgili bir yazı yazmıştım. Aynı düşüncelerim sirkler için de geçerli. Hiçbir ortam bir canlının doğal ortamının konforuna eşit olamaz biliyorum. E o zaman ne işin vardı hayvanat bahçesinde derseniz, bence amaç olarak çok farklı çünkü. Bir kere en azından oradaki tüm canlılara herhangi bir şey öğretilmeye çalışılmıyor, eğer iyi bir hayvanat bahçesi ise tüm canlıların doğal yaşam alanlarına benzer alanlar yaratılmaya çalışılıp, özellikle çocuklara merak ettikleri canlıları canlı canlı görebilme fırsatı sunuyor.










...dedim de kendim bile inanmadım, görmeyiversin çocuklarımız canlı aslan, zürafa, zebra...vs! onlar mutlu değiller ki ki kafeslerin gerisinde...






5 Ekim 2010 Salı

Balerin Nehir

 Ne zamandır aklımdaydı, bir türlü fırsatını bulamamıştım. Akşamları geç geldiğimden gelir gelmez Nehir'le oynamaya başlıyorum. Her saniye o kadar değerli ki benim için. Yemek yiyoruz, kitap okuyoruz, kuleler, resimler  yapıyoruz...vs. bir bakmışım gece olmuş...bir itiraf; kızımın erken uyumaması işime geliyor, o da bilerek uyumuyor zaten, sırf biraz daha birlikte olabilmek için...
Ne diyordum, ne zamandır aklimdaydı, Nehir'le Fatih cücelere kule yaparken ben de fırsattan istifade başladım kızıma tütü yapmaya, bir internet sitesinde görmüştüm, dikiş yapmaya gerek kalmadan,Nehir doğduğunda hastane odasını süslediğimiz malzemelerden arta kalanlarla yaptım kızıma tütüsünü...
Neden mi Nehir'in fotoğrafı yok? Gecenin bir vakti giymek istemedi de ondan:(
Önceden dediğim gibi, umarım bale sevgin artarak büyür bebeğim...










Fotoğraflarla anlatmaya çalıştım, linki de burada. Şimdiden ellerinize sağlık. Küçük balerinlere sevgiler.


LinkWithin

Related Posts with Thumbnails
Site Meter